8 Yüzyıllık çilehane hars turizmine kazandırılmayı bekliyor

8 Asırlık çilehane kültür turizmine kazandırılmayı bekliyor

Sivas’ın Zara İlçesi Hapishane köyünde bulunan Şeyh Merzuban-ı Ege Hazretleri çilehanesinin Küçük Asya’birlikte kullanılan arz eski çilehanelerden bir tanesi olduğu düşünülüyor

SİVAS – Sivas’ın Zara İlçesi Kafes köyünde bulunan Şeyh Merzuban-ı Veli Hazretleri çilehanesinin Anadolu’da kullanılan en sakat çilehanelerden ayrımsız tanesi olduğu düşünülüyor.

Sivas’ın Zara ilçesinde kestirmece 8 yüzyıl önce Buhara evliyalarından Şeyh Merzuban-ı Veli Hazretleri vasıtasıyla geçer not çilehane günümüzde elden meraklıları ağırlıyor. Anadolu’üstelik ki yer sakat çilehanelerden birisi olan bu çilehaneyi bilinen diğerlerinden ayıran bildirme özen gelgelli özelliği, dergahtan uzakta, kayran altında oyulan aynı kayanın içerisinde mamul olması. Şeyh Merzuban-ı Iye Hazretleri’nin ve talebelerinin ayrımlı zamanlarda bu çilehanede 40 devir 40 şeb hemen gece gündüz tapınma ettikleri biliniyor. Çipo tıpkısı kapıyla korunarak kayırma altına alınan çilehanenin firez turizmine kazandırılması bekleniyor.

Şeyh Merzuban-ı Ege Hazretleri, 12. yüzyılın sonlarına akilane Buhara’dan Rum’ya gelerek 13. Yüzyılda Sivas’ın Zara ilçesi yakınlarındaki Kafes köyüne yerleşti. Bu müddet zarfında Şeyh Merzuban-ı zamanının birçoğunu 4 metrekarelik bu çilehanede geçirdi. Kayanın oyulmasıyla yapılan çilehaneye giren Şeyh Merzuban-ı bu yurt dide bile aktarılma çevrim 40 dönüş 40 akşam bekâr kalarak tapınma etti. Ahiret Yolculuğu tarihi kamu olarak adsız Şeyh Merzuban-ı bire bir köyde defnedildi. Şeyh Merzuban-ı Iye hazretlerinin ziyaretçisi yarım yamalak oluyor. Türbeyi ziyaret edenler çilehaneyi de ortada olmaksızın köyden ayrılmıyor.

“Kendini İslamiyet’e adamıştı”

Muhtar Namuk Ayten, Şeyh Merzuban-ı Ege Hazretlerinin kendisini İslamiyet’e adayıp bu yolda zahmet çektiğini belirtip, “Küçük Asya Selçuklu Sultanı Alaeddin Keykubat döneminde İslamiyet’i ulaştırmak amacıyla 5-6 kardeşiyle birlikte buralara geldiği söyleniyor. Burada da onun çilehanesi var. Kendini İslamiyet’e adayıp aç susuz artmış, sıkıntı çekmiş. İnsanlarda gelip ziyaret ediyor” dedi.

Rivayetiyle ilgi çekiyor

Muhtar Ayten, Şeyh Merzuban-ı Veli Hazretleriyle ilgili günümüze ulaşın bir nice rivayet bulunduğunu belirterek o rivayetlerden birini şu şekilde anlattı, “Rivayete göre Alaeddin Keykubat sefere giderken buraya tutulmuş. O dönemde Zara ilçesinin bugün kim yerinde Zaro isimli aynı ağanın çiftliğine konuk ergin. Daha sonraları biraz uzakta ayrımsız ışık yandığını fark ederek Zaro ağaya ‘o yanan kandil nedir orada kim yaşıyor’ diye niteleyerek sormuş. Zaro ağada ‘orada sarhoşlar yaşıyor’ diyerek yanıtlamış. Bunun üzerine Keykubat durumdan şüphelenip ‘bu sarhoşlara şarap gerek’ diyerek askerleriyle 2 katır şarap göndermiş. Askerler tıpkı noktaya büyüklüğünde geliyor fakat katırlar ilerisine geçmiyor. Bunun üzerine askerler Şeyh Merzuban-ı Ege Hazretlerinin kapısını çalarak ‘sultanımız size bade gönderdi katırlar orada kaldı kadın kendiniz alın’ demiş. Merzuban-ı Hazretleri dahi ‘o içkilerin benzeri tarafı yağ ayrımsız tarafı bal olsun götürsün askerlerine yedirsin’ diye teklifi idraksiz çeviriyor. Leşker kalın kafalı dönüp, durumu Sultan’a anlatıyor. Katırdaki yükler indirildiğinde, banal dahi içkilerin yağ, bal olduğu görülüyor. Sultanda Merzuban-ı Hazretlerinin evliya tıpkısı nefer olduğunu böylece anlamış ve gidip elini öpmüş”

Share: