MAHİR BAĞIŞ

Demokratlık ve Hamle (REÇETE) Partisi Genel Başkanı Uca Babacan, “Bizim tercihimiz, geçiş sürecinin nöbet haritasının, ortak adayın kendisi yoluyla açıklanmasıdır. Yani özlük cumhurbaşkanlığı yetkilerini hangi şartlarda ve bittabi kullanacağını kendisinin çıkıp açıklaması. Bu, henüz hazır. Altı partinin önceleri açıklamasındansa, aday çıksın kendisi açıklasın. Adaylığını açıklarken, anayasanın namına verdiği yetkileri elbet kullanacağını söylesin” dedi.

ÇIKAR YOL Partisi Genel Başkanı Mürtefi Babacan, partisinin dördüncü mitingini mazi Siirt’te yaptı. Babacan, mitingin ardından; gazetecilerin sorularını yanıtladı.

“ORTAK ADAYDAN, ORTAK YÖNETİM İRADESİ”

Babacan, Cumhurbaşkanı’nın yetkilileri ile ilişik soruya; şu yanıtı verdi:

“Kastımız; istişareye dayalı tıpkısı idare anlayışıdır. Bulunan sistemde cumhur reisi bir tane imzayla; hem düzenleme hem bile tayin yetkisine ehil. Biricik bire bir partinin, bir tane benzeri adayla yüzde elli artı biri sağlayıp üstelik cumhurbaşkanlığı seçiminde başarılı olma ihtimalinin olmadığı tıpkısı seçime gidiyoruz. Bu yüzden ortak aday hedefliyoruz.

2018’üstelik Sayın Erdoğan da biricik başını seçilemedi esasen. MHP’nin ortaklığına ilişkin oldu. MHP desteği olmasaydı, Erdoğan evvel turda seçilemezdi. MHP milletvekillerini katmazsanız DOĞRU Öğür’nin Meclis’te çoğunluğu da bulunmayan. Dolayısıyla mevcut cümle, partileri iş birliğine zorluyor.

Madem kuma namzet diyoruz, madem altı fırka ortak tıpkısı rejim iradesi ortaya koyuyor; aha bu düzen iradesinin somut ayrımsız metne dökülmesi, o metne bile uygun kalınması gerekiyor. Ondan bilahare üstelik kuma adayla seçime gidilirse belirsizlikler ortadan kalkar ve seçmenin muhalefete güveni artar.

“NAMZET TARTIŞMASI KİMLİKLER TARTIŞMASINA DÖNÜYOR”

Bu dediklerimiz doğrusu yapılmadığı üzere ve namzet isimleri üzerinden toplumda ciddi bire bir ağız dalaşı geçtiği amacıyla nüfuz bunu şu anda özlük istediği kabil kullanabiliyor. Vekil sisteme intikal sürecinin ayrıntıları, eş reisicumhur adayı üzere belirleyeceğimiz kuma siyasi ifade üstünde anlaşmadan namzet isimleri üzerinden yapılan tartışmalar, isimler üzerinden süregelen tartışmalar; meseleyi kimlikler, ideolojiler tartışmasına çeviriyor.

Elan hangi yapılacağına karar verilmeden kuma bire bir seçme beyannamesi, kuma bire bir eylem planı, ortak tıpkı el haritası, geçiş ve yol haritası konuşulmadan; sadece adaylar üzerinden gidildiğinde adayların baziçe ettiği kimlikler, ideolojiler üzerinden bire bir tartışma furyası yaşanıyor. Bunun adaylara üstelik altılı masaya birlikte Türkiye’ye bile faydası yok.”

“ALTILI MASA SEÇİM BEYANNAMESİ ÜZERİNDE ÇALIŞMAYA BAŞLIYOR”

Babacan, altı siyasi parti genel başkanının 2 Ekim’de başlayacak ikinci volta görüşmelerinde; seçim beyannamesi, geçiş süreci posta haritası üzere konuların saha alıp almayacağı ile ilgilendiren soru karşısında şunları söyledi:

“Şeş genel başbuğ bu konuların imdi konuşulması ve tıpkısı mutabakata varılması üstüne hemfikir. Kamuoyu dahi bilsin bunu. Biz mart ayında bunu önerdik ama o gün itibariyle cümle bire bir uyuşma yoktu. Fakat bugün üzere bundan sonra uyuşma var. Çok oylumlu tıpkısı gürlük. Şeş partinin ortak ayrımsız intihap beyannamesi çalışması ve bunun ortak tıpkı mutabakata dönüşmesi 2 Ekim’da başlayacak ikinci devir görüşmelerinden arz büyük beklentimiz. Bizim önerilerimiz amade. Özge partiler dahi konkre çalışmalarla gelebilirlerse ilerleyebiliriz. Vatandaşlara konkre sözler söyleyebilmeliyiz bundan sonra. Haddinden Fazla eleştiri bir süreç. Zira bulunan anayasal düzene göre, vekil sistemin da ruhuna göre ülkeyi yönetmemiz müstelzim aynı intikal süreci yaşayacağız.

“EŞ ADAY, ADAYLIĞINI VE KERE HARİTASINI KENDİSİ AÇIKLASIN”

Partiler, ne alanda ne politikayla ilerleyeceklerini ortaya koymaya başladılar. Eylem planları açıklanıyor. Onların hepsinin ortak ayrımsız gelir dönüşmesi gerekiyor. Partilerin ortaya koyacağı fikirlerin birlikte, kuma adayın kendi görüşleri, özlük ekleyecekleri de kabil. Katılmadığı şeyler de tür. Yani, ortak adayın benimsemeyeceği tıpkısı şeyi kimse, ‘sen çık konuş’ diyemez. Anca bir madde birlikte bulunmayan yani. Üste bizim tercihimiz, geçiş sürecinin nöbet haritasının ortak adayın kendisi marifetiyle açıklanmasıdır. Yani özlük cumhurbaşkanlığı yetkilerini hangi şartlarda ve bittabi kullanacağını kendisinin çıkıp açıklaması. Bu, elan tetik. Şeş partinin ilkin açıklamasındansa aday çıksın kendisi açıklasın. ve böylelikle kamuoyunun önüne çıksın. Adaylığını açıklarken, anayasanın namına verdiği yetkileri bittabi kullanacağını söylesin.

Parlamenter sisteme geçilene kadar mutluluk elbette yönetilecek? Partiler arasındaki konuşma sistemi lacerem çalışacak? Hep bunları bir paket halinde sunarsak toplumun önüne, belirsizlikleri azaltmış oluruz. Başarma ihtimalimizin bile sonunda haddinden fazla yükseleceğini düşünüyoruz. Evet, çokça meydanda. Tığ bundan sonra çalışmaların temposunun artması gerektiğini ve henüz somut sonuçlarla vatandaşlarımızın karşısına çıkmak gerektiğini söylüyoruz.”

“KILIÇDAROĞLU’NUN PARTİ İÇİNE VERDİĞİ BİR PLAN ADINA OKUDUK SÖZLERİNİ”

Babacan; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, “Çıktı farz etmek zorundayım. Siz küçük benimle gelişigüzel misiniz?” açıklamasının anımsatılması üstüne üstelik şunları söyledi:

“Sayın Kılıçdaroğlu’nun parti içine verdiği tıpkısı mesaj namina okuduk sonuç sözlerini. Herhangi Bir partinin adaylıkla ait tıpkı iç yorum süreci cins. Herhangi Bir partinin adaylıkla ilişkin tıpkı aut iletişimi birlikte bahis konusu cins. Değme partinin zat bileceği hareket. Ama biliyorsunuz bu işlerde; tıpkısı, herhangi bir partinin münferit gündemi vardır, tıpkısı da altılı ganyan masanın gündemi vardır. Altılı Ganyan masanın gündeminde bu bahis yok. Seçme takvimi yaklaşana büyüklüğünde de mümteni, değişmeyen almış durumdayız.

“GÜNÜ GELİNCE ALTILI MASAYA BİZ DE NAMZET SUNARIZ”

Biz, kişi partimiz içerisinde böyle aynı proses başlatmadık. Arkadaşlarımız ikili, üçlü, tıpkısı araya geldiklerinde birbirleriyle düşün paylaşabilirler. Herkesin fikir özgürlüğü var. Amma bugüne kadar benim olduğum ortamlarda ben hakeza uzun boylu benzeri insan değerlendirmesine sıcak bakmadım.

Tığ hangi yapacağız diye niteleyerek sorarsanız; altılı ganyan masa gündemindeki öncelikli çalışmalarında ilerledikten bilahare cumhurbaşkanlığı adaylığı üstüne öğür teşkilatlarımızdan, tümen dalavere kuruluna kadar geniş ayrımsız danışma süreci yürüteceğiz. Böylelikle da altılı ganyan masaya herhalde elimizde gücük aynı listeyle gideceğiz. Günü gelince yani, biz de altılı ganyan masaya aday listesi sunarız. Namzet adaylarımızı, yunak baktığımız isimleri altılı ganyan masada konuşacağız.”

“HEPSİ HASET ATI DENETLENECEK”

Babacan, “Türkiye’bile ara sıra sermaye gruplarının az dışına çıkardığı paralarla ilgilendiren iddialara ve devletin gâh arsıulusal kuruluşlarla imzalamış olduğu anlaşmaların tağyir edilip edilmeyeceğine” ilişik soruya ise şu yanıtı verdi:

“Türkiye’üstelik hususiyet dışı ve töre bilimi kuralların dışında çok ağır aplikasyon var ve değme yerde var. Bunların zamanı geldiğinde tamamının, esasen hukuk ortamında ele alınıp denetlenmesi gerekecek. Yani burada mahkeme kararı denetimi majör. Burada idari teftiş heybetli. Burada Meclis denetimi şanlı. Belirli; insanların zihnindeki nazik sorunlar, şişman şüpheler, bu bahsettikleriniz dahil… Bunların bütünü günü ati, denetlenecek. O konuda herkesin içi rahat olsun. İnsanlar fasit, anlıyorum. Kimi Vakit rövanşist hissiyat birlikte hakeza aheste basabiliyor bu konularda.”

“AMACIMIZ, TÜRKİYE’DA HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ TEDARIK ETMEK. BUNU HEP İÇİN TAHSIS ETMEK“

Babacan, “Siirt halkı; sakat HDP Herif Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın, sizin AK Partili olduğunuz dönemde tutuklandığından şikayetçi. Demirtaş’ın azade kalmasından yana mısınız?” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Biz bölüt hak vaat ediyoruz. Şu anda hız hükümetten gelen talimatlarla yürüyor. Bizim arkadaşlarımız kavi çokça dosyayı inceledikleri kabil Demirtaş dosyasını dahi incelediler. O dönemde bizim arkadaşlarımız dosyayı inceleyip baktığında mevkuf yargılanmasını gerektirecek hiçbir umde görmediler. ve ben bunu ifade ettim o dönemde. Deminden üstelik anca. Demirtaş davası kadar siyasi içerikli davalar var ve ahbaplık zemininde yürümüyor. Kavala davası dahi öyle. Siyasi kudret, kafayı taktığı herkesle uğraşıyor. Buradaki kanaat; herkese, hisse senedi dünyasına isabet etmek isteniyor: Kafamı tahrip, seni süründürürüm. Talimatım olmayınca dahi kimesne hapisten çıkamaz. Tıpkısı kişiyi içeride tutup, binlerce insanı gocunmak ve ağırbaşlılık altında tutabiliyorlar bu şekilde. Bizim amacımız Türkiye’de hukukun üstünlüğünü çikarmak. Bunu hep amacıyla fora etmek.”

Babacan, ÇARE Partisi’nin “kült ve laiklik politikaları” başlıklı bire bir gösteri planının olup olmayacağı sorusuna ise şu karşılığı verdi:

“Asıl haklarla ilişik tıpkı gösteri planımız olacak. Fırka programımızda akide özgürlüğünden, perestiş hürriyetinden bahsederken, insanların inançları doğrultusunda örgütlenebilme özgürlüğünden dahi bahsediyoruz. Tümen programımızda bunlar hürriyet alanı olarak ağız ağıza tayin edilmiş durumda. Amma bu yapılar, yönetime nüfuz edebiliyor. Yani ululuk yönetiminde ayrımlı aynı yazı düzenlemek, oradan tıpkısı külfet alanı tesis etmek gibi. Kabul edilemez tabii. Amma siz değim tamamen tıpkısı dizge oluşturursanız, zaten akseptans edilemez durumları ortadan kaldırırsınız. Ayrımsız görüntü altında apayrı bir eylem varsa, apayrı ayrımsız faaliyet varsa onun birlikte yeniden genelini fora etmek devletin bildirme oylumlu görevidir.”

“CELAL HERKESİN YAŞAM TARZINA SAYGI ISTIHBAR ETMEK ZORUNDA”

Babacan, İran’de yaşanan olaylarla ilişkin adina birlikte şunları söyledi:

“Olayı duyduğumuzda çok üzüldük. Bizim görüşümüz çokça zahir. Eksantrik bire bir ülkenin iç işine, bağırsak politikasına müdahale de doğru bire bir özdek değil. Biz yalnız insancasına açıdan, temel herif hakları açısından olaya yaklaşabiliriz. Devletin, insanların yaşam tarzına müdahalesini bırakıp, herkesin hayat tarzına tevakki etmek duyması ve herkesi olduğu gibi akseptans etmesi, hakları koruması gerekir.”