Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hacı Bektaş Veli’yi Anma Töreni’nde Alevilikle özdeşleşen dizeleri okudu

Cumhur Reisi Erdoğan, Hacı Bektaş Şehremaneti Meydanı’nda Hacı Bektaş Ege’nin Hakk’a Yürüyüşünün 751. Sene Dönümü Ihtifal Programı’na katılarak, vatandaşlara hitap etti. Konuşmasına alandakileri selamlayarak başlayan Erdoğan, “Hazreti Hünkar’ın yaşadığı ve ölüm ettiği toprakların bereketini, feyzini paylaşarak, bu tabiiyet, hazar, muadele ve yârenlik kapısında sizlerle birlikte durmanın memnuniyeti içindeyim. Rabb’im birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi daim eylesin diyorum. Bundan 751 yıl evvel Hakk’a yürüyen Hacı Bektaş Iye Hazretleri ilkin görünmek amacıyla bu toprakları imanlarıyla yoğurarak Anadolu’yu vatanımız haline getiren parçalanmamış alpleri, erenleri, rağbet sultanlarını rahmetle anıyorum.” ifadelerini kullandı.

“HACI BEKTAŞ VELİ İRFANI, ZAMAN DA İNSANLIĞIN YOLUNU AYDINLATIYOR”

Reisicumhur Erdoğan, Ahmet Yesevi Ocağından başlayıp Kafkaslara ve Anadolu’ya, oradan Balkanlara ve dünyanın ciharıyek yanına yayılan Hacı Bektaş Iye irfanının, zaman de insanlığın yolunu aydınlatmayı sürdürdüğünü söyledi.

Alandakilerin toplama olmasına şalter olan Hazreti Hünkar’ın ifadesiyle, tevhidlerinin ‘benzeri olalım, iri olalım, kıvrak olalım’ üzerine kurulu olduğunu belirten Erdoğan, şöyle devam etti: “Hiç kuşkusuz Hacı Bektaş Iye, Taif’te kendisini taşlayanlara, ‘Yarabbi, bunlara merhametinle veriş ten, çünkü bunlar bilmiyorlar, ola kim soylarından hak yolu bulacak insanlar gelir’ diyen Hazreti Peygamber Aleyhissalatu vesselamın varisi adına tayin ettiği alimlerimizdendi. Gine hiç zahir Hazreti Hünkar, Sıffin’bile Cemel Vakası sırasında kendisine kılıç çekenlerin, elan sonraları cenaze namazlarını kıldırıp onlar üzere dua fail Hazreti Mehabetli Radıyallahu Anh’in yolundan gidenlerdendi.

“HACI BEKTAŞ’IN İRFANINA TALİP ATILMAK ANCA KIYTIRIK DEĞİLDİR”

Hacı Bektaş Veli Hazretlerinin irfanına talip olmak anca kiytirik değildir. Değme şeyden geçmiş, Peygamber Efendimizin, insanların Hazreti Gıyap ve Hazreti Havva’dan beri soy üzere olduğu gibi ilmek için üstelik cömert oldukları öğüdüne akla yatkın şekilde birliğimize paylaşmak ve ayrılıktan ırak ara vermek mecburiyetindeyiz. Hamdolsun, yaşadığımız bazen acılara karşın, ulus olarak Peygamberimizin bu öğüdünü yer içtenlikle şekilde biz sahiplendik. Bunu bile Tanrı’ın milletimize şans ve izaz ettiği hasletlere, önderlere, lütuflara borçluyuz.”

“HZ. PEYGAMBER’E SARSILMAZ BİR BAĞLILIK DUYUYORLARDI”

Öğretmen Ahmet Yesevi, Hacı Bektaş Veli, Lokmanı Perende, Ahi Evran, Mevlana, Seyyit Mahmut Hayrani kabilinden Adalet dostu önderlerin bıraktığı mirasa ne kadar hasis sarılırsa, geleceğe birlikte o adım güvenle bakılacağını ifade fail Erdoğan, “Bu Hak dostlarının bildirme şanlı özelliği, Hazreti Peygambere sarsılmaz bir nispet ve ehlibeyt sevgisi yanı sıra, inançlarını hayatlarının gelişigüzel anına yansıtarak birer intikal abidesi haline akmak aracılığıyla insanların gönüllerini nail olmalarıdır.” dedi.

“GÖNÜL, ALLAH’IN GÖRÜNDÜĞÜ VE BAKTIĞI YERDİR”

Hacı Bektaş Iye’nin kaynağını Kur’an-ı Kerim’den alan “dört husus kırk yamaç” esasıyla yaptığı hizmetlerin, zaman insanların hayatına taraf veren, vermesi gereken ilkeleri tabir ettiğini vurgulayan Cumhur Reisi Erdoğan, şunları söyledi: “Milletimiz, arz kısık dönemlerinde üstelik, beher kapının imanla, tövbeyle, tevazuyla, edeple başlayan makamlarını hayatlarında yaşatarak aşmayı başarmış, maddesel ve manevi kurtuluşa ermiştir. Moğol istilasından Çanakkale Savaşı’na, Milli Mücadele’den son 40 yılımıza damgasını vuran terörle mücadeleye büyüklüğünde maruz kaldığımız kül dirimsel sınamaları, bu inanç ve azimle geride bıraktığımıza inanıyorum. Verdiğimiz mücadelelerin hayırla neticelenmesini, ‘Gönül, Tanrı’ın göründüğü ve baktığı yerdir’ diyen Hazreti Hünkar ilkin tevessül etmek amacıyla, erenlerin, umu sultanlarının dualarına borçlu olduğumuzu birlikte biliyoruz.

ERDOĞAN’IN OKUDUĞU DİZELER, YÂD TÖRENİNE DAMGA VURDU

Öyleyse, Hazreti Hünkar’ı rahmetle anarak, ikrarımızı verelim: ‘Tanrı, eyvallah kapısında, döktüğün varsa doldur. Ağlattığın varsa güldür. Yıktığın varsa kaldır. Akilane gez, bacanak gönlünü incitme. Dalavere irat, kovu gammazlama. Haram yeme, zina etme. Elinle koymadığını kabul etme. Gözünle görmediğini irat. Hulul yetişme, dolaşım dönme. Gelenin malı, dönenin canı. Bu öğün kıldan köprüdür, geçemezsin. Demirden leblebidir, çiğneyemezsin. Ateşten gömlektir, giyemezsin. Riya ile ibadet, eş koşma ile taat olanaksız. Söylediğin meydanın, sakladığın senin. Cenabıhak, eyvallah.”

Reisicumhur Erdoğan, şunları kaydetti: “Peki, milletimiz aha bu şuurla, bize iki dünyada birlikte kut kapısını, ‘marifet nefsi hazfetmek değil, bilmektir’ diye niteleyerek gösteren Hazreti Hünkar’ın irfanını gittiği gelişigüzel yere taşımıştır. Tarihimizde bunun, Timur’un ‘Sizden birlikte ölen oldu, bizden birlikte, peki ki şehit?’ sorusuna, ‘Vatanımızı savundukları amacıyla bizim ölülerimiz şehittir.’ diyen Cet İlyas kabilinden örnekleri vardır. Gine, Hazreti Sefir Aleyhissalatu vesselamın emanetini korurken askerleriyle gelişigüzel çekirge yiyerek hayatta kalan Fahrettin Paşa’ya bu cesareti ve azmi veren üstelik tıpkı irfandı. Hamdolsun, zaman de kadem bastığımız, simge gösterdiğimiz seçme yerde bu irfanın kere göstericiliğinde yürüttüğümüz faaliyetlerle farkımızı ortaya koyuyor, gönüller kazanıyor, kalımlı izler bırakıyoruz.”



Share: