Kahramanmaraş merkezli depremlerde Gaziantep’üstelik 71. saatte enkazdan kurtarılan 75 yaşındaki Bekir Saika, yaşadıklarını, tedavisinin sürdürüldüğü Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde anlattı.
Eski İslahiye Ziraat Odası Başkanı Yıldırım, depremde tahminî 3 devir süresince Gaziantep’teki evinin enkazı altında kaldı. Sebep, depremin 71. saatinde kurtarıldıktan sonradan Gaziantep’te hastaneye kaldırıldı, arkası sıra tedavisinin devamı için cankurtaran uçakla İstanbul’a getirildi.
Başakşehir Çam ve Sakura Hastanesi’nde gazetecilere açıklama eden Yıldırım, depremin olduğu aktarılma yaşadıklarını anlatmakta zorlandığını söyledi. Sebep, depremin meydana geldiği aktarılma İslahiye’deki 7 bükülmüş apartmanda yegâne başına olduğunu belirterek eşinin rahatsızlığı dolayısıyla kızlarının İstanbul’daki evinde kaldığını dile getirdi. Hareket anına ilişik açıklamalarda mevcut Yıldırım, “Sabah yer sarsıntısı olunca kapıya koştum, orada çöktüm. Üç bölüm üç gece enkazda kaldım ama çokça değişik yaşanan ayrımsız avlu bu, anlatılamaz. Uyumuyorsunuz, uyanıkmışsınız kabil. Sözde film seyrediyordum. Allah’ım çocuklarıma kavuştur diyerek dua ettim. Tıpkısı birlikte yere vuruyorum. Kalkacak haliniz yok.” dedi.
Saika, göçük altında daim kabus gördüğünü dile getirerek orada önceki eşini ve çocuklarını düşündüğünü anlatım etti. Çökme altında daim “Oğlum beni kurtar.” dediğini anlatan Saika, “Depresyon altında ‘Beni kurtarın.’ diye niteleyerek bağırıp vurarak sesler çıkarıyordum. O arada bizimkiler ve iletişim araçları yetişti. Ahmet Hakan Koca dahi sıhhatli olsun yayını kesmedi. Beni çıkarana kadar yapıt yaptı. Sonrasında taharri istirdat ekipleri beni çıkardılar.” diye niteleyerek konuştu.
Sebep, enkazın altında kendisine ulaşılamayacağını on paralık düşünmediğini anlatarak şöyle devam etti:
“Kuşkusuz olsa sesimi duyan tamam diye düşündüm. Taharri istirdat ekibinin benimle bildirişim kurmaya çalıştığı dakika ‘Ben çıktı kurtuldum.’ dedim. Enkazdan çıkarıldıktan sonraları Gaziantep’te hastanede uyandığımda, çıktı çocuklarım beni alıp götürdüğünde hayata kavuşmuşum. Hastanede sağıma soluma baktılar, bire bir molekül namevcut. Kolda sıklet var. ‘Tığ yakayı kurtardık haddinden fazla şükür.’ dedim. Ambulans uçakla beni Başakşehir Çam ve Sakura Site Hastanesi’ne getirdiler.”
Hastanede kendisiyle yakından ilgilenen afiyet personeline teşekkür fail Yıldırım, kendisinin apartmanın enkazından kurtulduğunu ancak çok sayıda arkadaşının depremde yaşamını yitirdiğini söyledi.
Yıldırım, devletin, hasarlı binaların müteahhitlerinin peşini bırakmayacağına inandığını vurgulayarak şunları söyledi:
“Çökme altında kaldığım çatı 23 yıllıktı amma babamın 70 almanak 3 katlı evine tek husus olmadı. Iri binalarda hasar var. İslahiye’birlikte bizim yaptığımız çiftlik evine birlikte tek şey olmadı. Cenabıhak kimseye bu acıyı yaşatmasın. Tanrı devletimize bozulma vermesin. Biz bunları aşarız ama revan canları getiremeyiz. Şayet kasten bu kayıplara etken olanlar varsa Tanrı onları birlikte anca yapsın. Yani bundan kaçırayım, bundan götüreyim, şurası yarım yamalak yapayım… Hepinizin ailesi, temel babası var. Onlar bu duruma düşse o müteahhitlere alın siz affedici benzer misiniz?”
Sebep, genel keyif durumunun iyi olduğunu, elden kolunda dava bulunduğunu belirterek iyileşip yürüdüğünde haddinden fazla bahtiyar olacağını kaydetti.