GENÇÇ MESLEKTAŞLARIMIZIN SORUNLARININ ÇÖZÜMÜ İÇİN ÇALIŞACAĞIZ: Ülfet fakültelerinin savruk ve programsız mezun vermeleri üzerinde bittabi ki uğraş edeceğiz. Müfredatlarının henüz dolgunca ayla gelmesi üzere talepkar olacağız. Hep meslektaşlarımızın hele üstelik genç meslektaşlarımızın ve stajyer avukatların hal bekleyen bir nice sorunu bulunuyor. İş alanlarının daralması, kazançlı ve içtimai güçlükler hele taze meslektaşlarımızın geleceğe dayalı umutlarını yitirmesine illet oluyor. Umudunu yitirmeyin zinde meslektaşlarım. Yıpranmamış döneme ilgili projelerimizi dinç meslektaşlarımızla gelişigüzel hazırladık. Şubat ayından bu yana çekim ve projelerimizi, geleceği nesir edecek siz gailesiz avukat meslektaşlarımızla ve stajyer avukatlarımızla gelişigüzel hazırladık ve birlikte hayata geçireceğiz. Zihayat meslektaşlarımızın sayısından yakınmayacak, bu gücü mesleğin gücüne dönüştüreceğiz. Dinç meslektaşlarımız başta atılmak üzere konuşu ve içtimai sorunlarına baronun yetkileri çerçevesinde analizör bulacağız. Bu rüçhan hedefimiz olacak. Geçmişin deneyimi ile gençliğin vizyonunu ve dinamizmini tıpkısı araya getirerek mesleğimize daha dahi şişman katkılar sunacağız.

CMK AVUKATLARIMIZIN BİRÇOK SORUNU VAR: Ukubet Muhakemesi Kanun’u (CMK) kapsamındaki avukatlık ecir tarifesinin arttırılması ve uzlaştırmacıların avukatlardan oluşması amacıyla mücadelemize bitmeme edeceğiz. Adliyelerin yönetiminde bayram sahibi olacağız. 2005 yılında İstanbul Barosu CMK Komisyonu’ndan sorumluydum. Kanun değişiklikleri olmuştu. Ödemelerde rehavet olmuştu. ve önceki eylem kararını almış ve ara sıra istisnalar dışında durdurmuştuk. CMK’bile KDV yüzde 8’e indirildi. Kazanç muafiyeti sağlanmasına üzere uğraşacağız. Acun düzeninin gittiği kavuşum avukatlık mesleğine nerelerde gelişim alanları yaratacağını tespitle, ülkemiz avukatlarını acun ölçeğinde avukatlar haline getirecek tahlilleri tüvana avukatlarla birlikte yapmalıyız. Dünya baroları ile yapılacak teşrikimesai protokolleri ile her gözyaşı grubunda meslektaşımızın ilişki duydukları alanlarda kendilerini ihya imkanı sağlamalıyız.

ÇEVREYE DUYARLI OLMAYA BITMEME EDECEĞİZ: Baromuzun çevre şehir ve mamure hukuku alanındaki, abuhava değişikliği komisyonlarımızın alanındaki çalışmalarını daha dahi artıracağız. İstanbul’un akciğerleri Aydos’un imara açılmaması üzere STK gözetiminde yürüttüğümüz ve imar planının iptali ile sonuçlanan mücadeleye analog çevre üzere mücadelemizi baromuzda da bitmeme ettireceğiz. Yeşil bir acun üzere, zinde çevrede yaşam hakkı üzere çalışacağız. Sağlık ile ait bilcümle çalışmaları sülale bireylerimizi üstelik kapsayacak şekilde geliştirmeye, bitmeme edeceğiz. TBB Umumi Heyet üyeliğim sırasında çoklu baroya ve temsilde adaletsizliğe cebin mücadele verenler arasındaydım. Ankara’de baro başkanlarını karşılayan onlarla polis güçleri barikatlarında kalandım. Meslek örgütlerini gidermek isteyen, barolarımızı yarıcı anlayışlara alın mücadelemiz sürecektir.

SEÇİLDİĞİM TAKDİRDE 144 YILLIK İSTANBUL BAROSU’NUN İLK KADIN BAŞKANI OLACAĞIM: 32 yıldır adliye koridorlarında sizler kabilinden avukatlık yapmaktayım. İstanbul Baromuzda Umumi Heyet Üyeliği, Genel Sekreterlik, Başbuğ Yardımcılığı tutmak üzere birçok görevde bulundum. TBB Danışma Yetişek Yerleşmiş Üyeliği ve Staj Terbiye Merkezi Yürütme Müesses Üyeliği yaptım. 2017-2021 döneminde TBB Umumi Heyet Üyeliği yaptım.  ‘Avrupa Konseyi Anayasa Mahkemesi’ne Bireysel Müracaat Sisteminin Desteklenmesi Kuma Projesi’nde TBB Temsilcisi, ‘TBB Eş Hukuku Komisyonu Koordinatörlüğü’, ‘Türkiye Barolar Birliği CMK Komisyon Başkanlığı’ görevlerinde bulundum. Yaptığım görevlere, önseçim sonrası namzet adına geldim. Demokrasiye samimi inanıyorum. Bu nedenle grubumuzda bütün kurullarımızı dolay seçimle belirledik. Baro başkanlığını meslektaşlarımızla alay malay çırpmak, mesleğimizin ihtiyaçları ve sorunlarına gelişigüzel çözüm bulmak namına görüyorum. Seçildiğim takdirde 144 yıllık İstanbul Barosu’nun geçmiş karı başkanı olacağım.

İSTANBUL BAROSU MESLEK ÖRGÜTÜNDEN İBARET DEĞİLDİR: İstanbul Barosu meslek örgütünden ibaret değildir. Çünkü, İstanbul Barosu tarihî mücadelenin örgütüdür. İstanbul Barosu, eşinden ivinti gören, katledilen kadınlarımızın, istismara uğrayan çocuklarımızın çığlıklarına vurdumduymaz kalmayanların, kulağını tıkamayanların örgütüdür.

CUMHURİYET’E  VE ATATÜRK’E HEPİMİZİN BORCU VAR: İstanbul Barosu, adalet diyen ama sesini duyuramayanların sesidir. Zaman İran’üstelik Afganistan’birlikte kadınlar hakları üzere savaşım veriyor. Selam olsun diyorum. Bu hakları bize yıllar evvel sağlayıcı Cumhuriyet’e ve Atatürk’e hepimizin borcu var. Çokça sayıda baromuz umumi kurullarını tamamladı. Seçilen yekpare başkanlarımız kutluyor ve başarılar diliyorum. Ancak Artvin -Ağıl Varan, Bilecik -Halime, Bitlis -Gülhan Alay Derece, Bolu – Perihan Bengü Akşemsettin, Çanakkale Kahkaha Keder, Kalaba-Sibel Torun, Sakarya-İlknur Ebiz Talih, Samsun-Kaynak Gürsel Yıldıran, Sinop- Funda Öztürk Yıldıran, Trabzon-Duygu Bahadır Vazıh, Tunceli- Fatma Kalsen, Yalova-Elif Turnacı Çavuş… Eş baro başkanlarıma buradan antrparantez esenleme gönderiyorum. Siz meslektaşlarımızın desteği ile haddinden fazla yakında İstanbul Barosu Başkanı yerine aralarına katılacağıma inanıyorum.

SİZİ CUMHURİYETİN 100. YILINA KADIN BAŞKANLA GİRMEYE DAVET EDİYORUM: Zaman eş avukat sayımız koca sayısından çok. Baromuz 144 yıldır temel hakların mücadelesini veriyor. Ancak 144 yıldır avrat baro başkanı olmadı. O halde en asıl adalet olan eşitliği sağlamanın cemi zamanıdır. Bugün sizi elden grubumuza düşünce vermeye değil, gündüz yazmaya, 144 yıl sonraları İstanbul’a eş baro başkanını seçmeye ve Cumhuriyetin 100. yılına karı başkanla girmeye nida ediyorum. Ayrımsız avukat olarak kimsenin karşısında eğilmedim. Hiçbir ancak karşısında eğilmeyeceğime küçümseme veriyorum. Amma bu imkanı sağlayıcı Atatürk huzurunda bu yolu açan geçmiş avrat avukatımız Ülker Ağaoğlu’nun hatıraları önünde nazikâne eğiliyorum.”