Mudanya’da Myrleia Antika Kenti Baştan Bölüm Yüzüne Çıkıyor

Mudanya’nın ilk kurulduğu vadi olan 2 bin 700 yıllık Myrleia-Apemeia Antik Kenti, Bursa Müze Müdürlüğü marifetiyle başlatılan ve Mudanya Belediyesi eliyle desteklenen kazılarla yeniden çağ yüzüne çıkıyor.

Myrleia-Apemeia Antika Kenti’nde Firez ve Turizm Bakanlığı’nın izni, Bursa Hars Varlıklarını Dulda Mıntıka Kurulu’nun kararı, Bursa Kazı Bilimi Müze Müdürlüğü’nün başkanlığı ve nezdinde, Bursa Uludağ Üniversitesi Arkeoloji bölümünün ilmî katkılarıyla yapılan tetkik kazılarının 2022 yılı etabında sona gelindi. Kazılarda elde edilen buluntular kapsamında, Myrleia’nın tecim açısından makro aynı site olduğu, Bizans ve Osmanlı dönemlerinde de tecim merkezi kendisine konumlandığı ortaya imdi.

RESTORASYON VE KONSERVASYON ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR

Istikşaf kazıları sonucunda açığa çıkarılan mozaiklerin korunması ve geleceğe taşınması üzere restorasyon ve konservasyon çalışmaları sürerken, aynı alanda Şehremaneti’ye ilişik arazide yapılan hafriyat çalışmalarında dahi buluntular ortaya bundan sonra. Mudanya Belediye Başkanı Hayri Türkyılmaz ile Uludağ Üniversitesi Kazı Bilimi Kürsü Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şahin, 2022 yılı içerisinde yapılan ilmî kazı bilimsel kazılar sonucunda elde edilen verilerle ait bilgelik verdi.

bahis konusu alanda yapılan arkeolojik hafriyat çalışmalarıyla üst villa yapılara ilişik teras duvarlarının ortaya çıkarıldığını ve mimarlık çatı kalıntılarıyla beraber Helenistik, Roma ve Bizans dönemine ait yayın ve buluntulara rastlanıldığını belirten Komutan Türkyılmaz, “Kazıların 2022 yılına ilişkin etabını tamamladık. Myrleia’yı geleceğe katlanmak üzere yapacağımız bundan sonra gelişim var. Myrleia’yı ahali ele vererek Mudanyamıza, insanlığa ve geleceğe kazandıracağız” dedi.

Yapılan çalışmalarla Myrleia şehrinin sur duvarlarına ulaşıldığını vurgulayan Prof. Dr. Mustafa Şahin ise şunları söyledi:

” HERHANGI BIR CINS BİLİMSEL DESTEĞİ VERMEYE HAZIRIZ”

“Teşrinievvel ayında başlayan kazılar, iki mahiye bire bir süre içre devam etti. Kentin teraslarına ilişik bölümlerinde araştırma kazıları yapıldı. Kentin hesap pusulası edildiği kabilinden M.Ö. 8’inci yüzyılda kurulduğu, ticaret açısından makro bir kent olduğu, henüz sonradan Bizans ve Osmanlı dönemlerinde dahi kullanıldığı ortaya imdi. Bulduğumuz sikkeler, kentin Roma İmparatorluğu döneminde ticaretin merkezlerinden biri olduğunu gösteriyor. Hatay, Gemlik, İstanbul, Trakya’üstelik basılan sikkelere ulaştık. Bu, kentin ticari potansiyelini göstermesi açısından eke ipuçları adına karşımıza daha çok. artık Bakanlığın izinleri ve Belediye’nin desteğiyle hafriyat çalışmalarına bitmeme edilmesini istiyoruz. Burada sürdürülecek rastgele soy kazılarda bilimsel desteği vermeye hazırız.”

Share: