HDP İstanbul Milletvekili Mürtefi Kenanoğlu, TBMM Genel Kurulu’nda; “Türkiye tıpkı AVM cenneti. Tamlık Türkiye’deki konutların tükettiği elektrikten henüz aşkın zindelik buralarda tüketiliyor. Yeter ki bu israfı ortadan kaldırın… Eğer siz tevzi şirketlerine olan denetimi yerine getirseniz, tevzi şirketleri özlük görevlerini yerine getirse, elektriğin alıp iletilmesindeki kaçaklar ortadan kaldırılsa yüzdelik 10’un üstünde tasarruf sağlıyorsunuz. ve bu tasarruf, Akkuyu Çekirdeksel Santrali’nin yekpare faaliyetinde elde edeceğiniz elektriğe denk gelen bir öz. Yani Akkuyu Çekirdeksel Santrali’ne ihtiyaç bulunmayan. Sinop’takine hiç namevcut” dedi.

TBMM Genel Kurulu’nda, zaman Mekân Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Tecim Bakanlığı, Erke ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile sınırlanmış kuruluşların bütçeleri görüşülüyor.

Enerji ve Tabiatıyla Kaynaklar Bakanlığı’nın bütçesi konusunda alay alan HDP İstanbul Milletvekili Mualla Kenanoğlu, şunları söyledi:

“ENERJİNİN KİMİN İÇİN VE HANGI KADAR ÜRETİLDİĞİ ÜSTELIK TAMAMEN POLİTİK BİR MESELEDİR: Erke meselesi benzeri bilcümle kendisine siyasi benzeri meseledir. Meseleyi siyaset üstü, politika üstü kabil sözlerle durdurmak akıllıcasına değildir. Çünkü sizin enerjide şüphesiz tıpkı üretim tekniğini belleyeceğiniz, önceliğiniz ne olduğunu belirleyen sizin siyasal yaklaşımlarınızdır. Zımnında iktidarın sırf siyasal yaklaşımları, öncelikleri enerji politikalarındaki yaklaşımlarını bile ortaya koymaktadır. Enerjinin kimin için ve hangi kadar üretildiği birlikte ağiz ağiza politik benzeri meseledir, tercihlere bağlıdır.

SERMAYENİN KAR HIRSINA VE KAR HIRSINI KARŞILAMAK İÇİN Mİ BU ENERJİ POLİTİKALARINI ELE ALIYORSUNUZ: Siz bu enerjiyi umum için, kamucu aynı yaklaşımla mı üretiyorsunuz ve tüketime sunuyorsunuz; yoksa sermayenin kar hırsına ve onun kar hırsını bastırmak amacıyla mi bu enerji politikalarını ele alıyorsunuz? Murat şirketleri, bir avuç yandaşı ensesi kalın geçmek mi, onların gelirlerine gelir yetiştirmek mı; yoksa toplumun erke ihtiyacını bastırmak mı? Bu anlamdaki sağ açıklık büsbütün erke politikalarını ortaya koyuyor.

SADECE YÜZDE 16’SI KAMUNUN ELİNDE: Türkiye’deki neşelilik üretiminin takkadak yüzdelik 16’sı kamunun elindedir. Onun dışındaki hep özel sektördedir. Dağıtımın tümü az daha özel sektörün elindedir. Zımnında kamucu ve sosyalist bakış açısı enerji politikalarında ahzetmek benzer değildir.

AKKUYU ÇEKIRDEKSEL SANTRALİ’NE İHTİYAÇ NAMEVCUT. SİNOP’TAKİNE HİÇ BULUNMAYAN: Türkiye aynı AVM cenneti. AVM’lerdeki erke tüketimini hepimiz görüyoruz. Tamam Türkiye’deki konutların tükettiği elektrikten elan fazla zindelik buralarda tüketiliyor. O yüzden deniliyor evet bizim çekirdeksel santrale ihtiyacımız var diye niteleyerek. Neşelilik ihtiyacımız falan bulunmayan. Yeter kim artırım tedbirlerini cebin, yeter kim siz bu israfı ortadan kaldırın, kâfi ki siz tıpkı avuç yandaşı varlıklı etmekten vazgeçin. Eğer siz tevzi şirketlerine olan denetimi hesabına getirseniz, tevzi şirketleri kişi görevlerini yerine getirse, elektriğin alıp iletilmesindeki kaçaklar ortadan kaldırılsa yüzde 10’un üzerinde tasarruf sağlıyorsunuz. ve bu tasarruf, Akkuyu Çekirdeksel Santrali’nin cemi faaliyetinde elde edeceğiniz elektriğe balya mevrut tıpkısı husus. Yani Akkuyu Nükleer Santrali’hangi ihtiyaç namevcut. Sinop’takine on paralık namevcut. Amma açılım bu olmayınca, siyasal tercihler bu tutumu ortaya koyuyor.

SİZİN DEVRİM ANLAYIŞINIZ BU İŞTE: Son Teşrin 2020’bile buradan tıpkısı yasa geçti. Benim birlikte üyesi olduğum Enerji Komisyonu’ndan… İsyan ettik. Bilcümle kamuoyu başkaldırı etti. Dedi kim ya atık lastiklerin yakılmasından elde edilen enerjiye yenilenebilir erke denmez. Bunlar YEKDEM kapsamında tıpkısı tutma olanaksız. Bu benzer değildir. Sayın Elitaş alt kurul başkanıydı ve dedi ki ‘Haklısınız.’ Bu konuyu genişlik gelişmemiş sürede bir testis yasa ile düzenleteceğiz dediler. Düzeltilmedi. Bibi atılmış lastiklerin yakılmasından elde edilen enerjiye tığ yenilenebilir enerji diyoruz. Ondan sonra buraya çıkıyorlar diyor kim ‘biz şu büyüklüğünde yenilenebilir enerjimiz var, bu elan yüzyıl atlıyoruz, bu kadar gelecek teknoloji ile cıvıltı, enerji üretiyoruz, Türkiye’üstelik kıvrılma yapıyoruz.’ Sizin bükülme anlayışınız bu aha. Atılan lastiği alıyorsunuz yakıyorsunuz, buna dahi inhina diyorsunuz.”