Tunceli’nin Mazgirt ilçesinde benzeri tepenin üzerine oturmuş kâin Bağın Kalesi, Urartular’dan kaldığı değerlendirilen izler taşıyor.
Sarp dağların ve ormanların makro olduğu kentin, yapılan ilmî araştırmalarla birçok medeniyetten izler taşıdığı tayin ediliyor.
Yüzlerce tarihi ve kültürel varlığın bulunduğu kentin Pertek, Çemişgezek ve Mazgirt ilçelerinde mensur edilen kaleler bile binlerce yıllık geçmişe kandil tutuyor.
Mazgirt ilçesine kapalı Dedebağ köyünde kayran kayran Bağın Kalesi’nin, taşıdığı izlerden periferi Urartular aracılığıyla nesir edildiği değerlendiriliyor.
Uğur, merdiven, tünel, yazıt ve kayaç çukur kadar kalıntıların olduğu kale ve çevresi, ülke merkezi ilkin olmak için belde illerden her zaman ziyaretçi ağırlıyor.
Tur programlarıyla bölgeye mevrut ziyaretçiler, eşsiz güzellikteki Peri Vadisi’ni gezdikten sonra çıktıkları Bağın Kalesi’nde ışık çekiyor.
“Mazgirt doğal güzellikleri ve inanç turizmi açısından ehemmiyet taşıyor”
İl Hars ve Turizm Müdürü İsmet Kağan Ulaşoğlu, AA muhabirine, Tunceli’nin birçok uygarlığın yaşam sürdüğü tıpkı düz olduğunu söyledi.
Kentte geçmişte yaşanan türlü sıkıntılar yüzünden arkeolojiye ağırbaşlılık verilemediğini anlatım eden Ulaşoğlu, şöyle konuştu:
“Tunceli Müzesi’nin açılması ve bizim de alana inmemizle tarihi eserlerin yerlerini tayin etmeye başladık. Bağın Kalesi’nin yapmış olduğumuz araştırmalarda kim marifetiyle ne tarihte yapıldığını stabil yerine tayin edemiyoruz. Günümüze kalan kalıntılarıyla yola çıkarak bazen yorumlamalar yapmaya çalışıyoruz. Mazgirt ilçesinde Urartuların hakimiyetinin olduğu benzeri ahit yaşandığını ve kalenin dahi o zamanlardan kalma olduğunu değerlendiriyoruz.”
Ruz ve hars turizminin gelişmesi amacıyla çalışmalarını sürdürdüklerini vurgulayan Ulaşoğlu, “Mazgirt ilçemiz bulunduğu hatır bakımından kermen, kilise, cami ve türbe kabilinden alanların yanı sıra saf güzellikleri ve akide turizmi açısından üstelik önem taşıyor.” ifadesini kullandı.
“Kaleyi ve çevresini gezdikçe geçmişe yolculuk yaptık”
Yörede fotoğrafçılıkla ilgilenen Hüseyin Dayanıksız üstelik 5 kişiden oluşan grupla Bağın Kalesi’ni gezdiklerini anlattı.
Kalenin kalıntılarına hayran kaldıklarını dile getiren Çelimsiz, şöyle konuştu:
“Kaleyi ve çevresini gezdikçe geçmişe gezi yaptık. Bağın Kalesi’nin hemencek yanı başında kuzeyden güneye akıllıca akan Peri Suyu var. Ora bile haddinden fazla katlanılamaz dekor sundu ve seyrine doyamadık. Ayrıca kalenin en üst zirvesinde nöbetçi kulesi bulunuyor. Oraya birlikte tırmanıp video, foto ve dron çekimleri yaptık. Kermen şu anda bölgedeki ızdırap keçilerine bile hayat alanı sunuyor.”
