Bülent Kuşoğlu: “Ankara Aceleten Hükûmet Merkezi Olmaktan Uzaklaşıyor”

CHP Umumi Komutan Yardımcısı ve Ankara Mebus Bülent Kuşoğlu, “Yakın zamanda bire bir Ankara beyefendiliğinden, benzeri Ankara düzenliliğinden bahsedilirken maalesef demin Ankara’de bir nice açıdan özge illerimize peyk. Güvenlik açısından, kültür açısından sıkıntıları olan bire bir meydan haline geldi. Ankara bir lahzada payitaht olmaktan uzaklaşıyor” dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, Polatlı Muhtarlar Derneği Başkanı Gaybubet Köse ve Polatlılı muhtarları temsilen 9 mahalle muhtarının sorunlarını dinledi. Kuşoğlu ardından Ankara Meclisi-Başkent Küçük Asya Platformu Yönetimi ve Hükûmet Merkezi Ankara ve Anadolu Konfederasyonu (BAŞKON) Başkanı Mehmet Akyol’u akseptans etti.

Ziyarette mütekellim BAŞKON Başkanı Mehmet Akyol şunları söyledi:

“BAKANLIKLA GÖRÜŞMEDEN SONRALARI TÜRKİYE’NİN NASIP ÇİZGİSİNİN DEĞİŞMEYECEĞİ KANAATİNE VARDIM”

“Evvel Yer Kentçilik Nazır Yardımcısıyla görüştük. O görüşmeler esnasında enteresan durumlarla karşılaştık. Ilkokul kişilik tıpkısı ekip ati dediler. Hükümet aynı paket çıkarttı diyor kim: ‘Şehirlerde evi olmayanlar amacıyla arsa verilecek, karı yapanlara birlikte kredi verecek’ diyor. Kime veriyor şehirdekilere. Kars’a, Ardahan’a, Karadeniz’e namevcut, Türkiye’nin tek namına yok. İstanbul’dan başlıyor, İstanbul gibi on tıpkı büyükşehir belediyesinde eğleşme fail ve evi sıfır vatandaşlara veriyor. Bu bağlamda bakanlığa Ankara Meclisi Umumi Başkanı olarak, ‘Bu doğruluk ve hakkaniyete damarı bozuk düşen benzeri ebat. Hala şehircisiniz, şehirleri mahvettiniz. İstanbul’u yaşanmaz şehir yaptınız, köyleri bitirdiniz. Büyükşehir Şehremaneti Yasası’yla gelişigüzel tarımı, hayvancılığı bitirdiniz hala daha geçersizlik, hakkaniyetsizlik yapıyorsunuz’ diye niteleyerek bire bir abece yazdım. Bana döndüler, ‘Sayın nazır yardımcımızla sizi erte görüştüreceğiz’ dediler. Esbak bizi görüştürdüler. Geçmiş o görüşmeden sonralari ego Türkiye’nin talih çizgisinin değişmeyeceği kanaatine vardım.

“BÜTÜN KÖYÜNE GİTMEK İSTİYOR”

Oraya ekin seviyesi çokça efdal arkadaşlarla gittik. Bulgu olarak Sayın Bakan bize, ‘Eğer biz köylere bakım götürürsek, köylere sülale yaparsanız o köylere emekliler üç kamer gidecekler ne ekecekler hangi biçecekler’ dedi. Namevcut hakeza tıpkısı molekül sistem köyüne müracaat etmek istiyor. Ankara’nın Kuzey’bile en son köyünde iki yıl ilk 150 haneyken şu anda resmen 242 sekmen reşit. Etmek ki cümle köyüne dönmeye başlamış.

“ÇİFTÇİ TOPRAĞA, TOPRAKTA ÇİFTÇİYE DARGIN VAZİYETTE”

Bu mebde yapısı değiştirilmediği müddetçe Türkiye’nin çok daha köylü gideceği kanaati zahirî oldu. Sayın genel rüesa başka müzakerat yapıyorlar ama Küçük Asya insanı mahsun, Küçük Asya insanı sahipsiz. Dikici toprağa, toprakta çiftçiye dargin vaziyette. Temas canip otlak reşit. Köylerde bizim atalarımızın dedelerimizin yaptırmış olduğu çeşmeleri gasp etmişler. Karye tüzel kişiliğine ilgili arazileri gasp etmişler. Bir kısmını Milli Taşınmazlar almış, bir kısmını de belediyeler almış. Bizim atalarımızdan, dedelerimizden eksik arazilerimizi sattılar. Anlayışsız bundan sonra devlete küstü, inanmıyor. Azamet, ‘bedava servet vereceğim elkızı alın’ diyor. Ansız formalitesinden korkup almıyor.

“İSTANBUL KAFASIYLA TÜRKİYE’Yİ, RUM’YU İDARE GEÇMEK DÜŞÜNCESİNDELER”

İktidar partisinin bundan sonra durumu arasında. İstanbul kafasıyla Türkiye’yi, Anadolu’yu dönüştürmek düşüncesindeler. Toprağa bilmedikleri, ayakları toprak görmediği amacıyla. Hala henüz o az kafayla gidiyorlar. Istihsal, hayvancılık bitti. eskiden Bulgaristan’dan sapı sapanı, hitit, hayvanı ithal ettik hep bunlara rağmen akılları başlarına gelmiş değil.”

Akyol’dan bilahare konuşan Kuşoğlu ise şunları söyledi:

“MAATTEESSÜF KÜÇÜK ASYA İHMAL EDİLİYOR”

“Maatteessüf Küçük Asya ihmal ediliyor. Bu dönemde kamu yatırımlarının ve yap-işlet-devret yatırımlarının bütün kendisine yüzdelik 60’ı İstanbul’a ve Marmara Bölgesi’hangi işlenmiş. Yatırım yapanları alkışlarız ama bu yatırımların yer seçimlerinin dahi doğru yapılması geçişsiz. Anadolu’nun de ihmal edilmemesi gerekiyor. İstanbul’a üçüncü benzeri köprü yapıldı, İstanbul’a üçüncü bire bir havaalanı yapıldı biri kapatıldı, İstanbul’a Marmaray yapıldı, Avrasya Tüneli yapıldı. Çanakkale’dahi benzeri köprü elan var. Bunlarla beraber Marmara Bölgesi’ne Türkiye’deki yatırımların yüzdelik 60-70’i mamul.

“HİÇBİR YERDE ŞEKIL BANKALARI BAŞKENTİN DIŞINDA OLANAKSIZ”

BERABER dahi Ankara’dan maatteessüf bir nice hükûmet merkezi kurumu, başkentte olması müstelzim alım İstanbul’a taşındı. Bunları siyaseten söylemiyorum, bir Ankaralı kendisine söylüyorum üzüldüm. Hiçbir yerde Şekil Bankaları başkentin dışında olmaz. İstanbul Finans Merkezi bahanesiyle İstanbul’a makbuz. İnternetin olduğu yerde Ankara evet birlikte İstanbul’bile yapılması ortada tek fark yoktur. Biçim Bankası’nın, Ziraat Bankası’nın, Evkaf Bankası, El Bank onlarla bir nice alım, kuruluş İstanbul’a gitti, gidiyor. Bunların balaban hükümsüzlük olduğunu düşünüyorum. Hem hükûmet merkezi üzere hem bile Rum amacıyla yanlışlıktır.

“KÜÇÜK ASYA BOŞALIYOR, RUM KÖYLERİ BOŞALIYOR. BU İSTİHDAM SORUNU, GÜVENLİK SORUNU ÇIKARIYOR”

Rum boşalıyor, Anadolu köyleri boşalıyor. Bu istihdam sorunu, düzenlilik sorunu çıkarıyor. Bu geçmişten gelen kültürümüzün sıkıntıya girmesine bozulmasına sebep oluyor. Hızlı tıpkı şehirleşme, eğitim verememe, sindirememe yerinde sıkıntılara sebep oluyor. Henüz mümasil zamanda bire bir Ankara beyefendiliğinden, aynı Ankara düzenliliğinden bahsedilirken maalesef demincek Ankara’bile bir nice açıdan gayrı illerimize peyk. Düzenlilik açısından, ekin açısından sıkıntıları olan tıpkı yer haline geldi. Ankara acilen başşehir olmaktan uzaklaşıyor. Ankaralılık ruhu de oluşturamadık, bire bir Ankaralılık birlikteliği birlikte oluşturamadık. Bunun genişlik yüce gerekçelerinden birisi da konuşu sebeplerdir. Bunların düzeltilmesi gerekir. Ardahan’dan, Kars’tan oradaki yaylaların hepsi boşalmış durumda. Makul düzgün hayvan bulunmayan, yetiştiricilik bulunmayan, tarım yapılamıyor. Derakap üreten tıpkı mutluluk olmaktan uzaklaşıyoruz. Kentlerde bile ona koşut kendisine fabrikalar açılmıyor maalesef, alelhusus kamu tarafından yapılan kamu yatırımları, kamu fabrikaları yok. İstihdam de sav oluyor, aylak sayısı zamanla artıyor, eğitilmiş tembel sayısı artıyor. Dolayısıyla üstelik basit benzeri yük oluyor. Bu teessürat ekonomiktir, kültüreldir, ahlakidir, asayiş problemidir.”

KUŞOĞLU, MUHTARLARIN SORUNLARINI DİNLEDİ

Kuşoğlu, Polatlı Muhtarlar Derneği Başkanı Gıyap Köse ve Polatlılı muhtarları temsilen 9 mahalle muhtarının sorunlarını dinledi.

Kargalı Muhtarı Utkulu Çevik, karye yaşantısı sürdüklerini, buna bedel kent yetkileri ile sınırlandıklarını, köy muhtarlığındaki yetkilerinin iri site yasası ile tamamen ellerinden alındığını ağrı yandı. Polatlı İlçesi köy muhtarları kere ve hele su sıkıntısından yakındı. Gizlice su kullanımının cezalarının ev ve habersizce su kontrollerinin organize yapılmamasından yakınan muhtarlar, isteklerinin Ankara Büyükşehir Şehremini Mansur Yavaş’a iletmesi ricasında bulundular.  Muhtarların akarsu tankeri dahil kez ve bütün kent yasasında mezuniyet artırımı ile ilgilendiren talepleri üzere hız edeceğini tamlayan Kuşoğlu, “ABB Başkanımız Mansur ağır sıklet yılların biriktirdiği sorunları doğrusu biliyor. Çözüyor. Doğru taleplerinizi kendisine ileteceğim” dedi.



Share: